Samandağ’ın ilk kadın adayı Çağla Cemali: Biz Samandağ’ı çoktan kazandık

HATAY – Depremde yıkılan ve hala toparlanamayan Hatay’ın yerel seçim gündemi il merkezinden ilçelere dek epey yoğun. Depremde yıkılan ilçelerden olan Samandağ’da seçimlerde genelde CHP ve sosyalist oluşumdan gelen partiler öne çıkıyor. Büyükşehir ve Defne’de olduğu gibi sol ittifak tartışmaları ve toplantıları Samandağ’da da oldu fakat tam anlamıyla bir ittifak burada da sağlanamadı. TİP ve CHP’nin adaylarının öne çıktığı Samandağ’da bağımsız bir kadın aday da var, psikolog Çağla Cemali. Samandağ Kuşalanı mahallesinden olan Cemali, var olan adayların bu süreci karşılayamayacağını düşündüğü için depremde seferber olanların adayı olarak yola çıktığını söyledi.

Çağla Cemali kimdir, neden Samandağ Belediye Başkanlığı’na aday oldunuz?

Samandağ Kuşalanı mahallesindenim, psikoloğum. 6 yıldır mesleğimi yapıyorum, bir yıldır da Samandağ dayanışma evlerinde gönüllü olarak çalışma yürütüyorum. Depremde birçok gönüllü gibi işimi bıraktım ve gönüllü çalışma yaptım. Adaylığım da 4 Şubat’ta netleşti. Var olan adayların bu süreci karşılayabileceğini düşünmüyordum. Depremde seferber olanların dayanışmaların adayının olması gerektiğini düşünüyorduk. Beni destekleyen birçok kurum var. Ben bağımsız devrimci aday platformunun adayıyım. Kaldıraç Hareketi, Sosyalist Kadın Hareketi, Samandağ Dayanışma Evleri beni destekleyen kurumlar arasında. Depremde seferber olanlar yönetimde de olsun diye aday oldum.

‘SAMANDAĞ’DA PARTİLERE GÜVENSİZLİK VAR’

Samandağ’da daha önce seçilen bağımsız aday var mı? Türkiye’de bağımsız adayların pek şansı yok algısı var, siz bu konuda ne dersiniz?

Evet maalesef böyle bir algı var bağımsız adaylara dair. Ama sanıyorum 13 tane belediyeyi bağımsız aday yönetiyor. Samandağ’da daha önce Mithat Arslan bağımsız seçildi. Güçsüz algısı var ama insanlar bizim çalışmamıza bakınca ‘Bağımsız adaylar hiç bu kadar çalışmaz, siz çalışıyorsunuz’ diyorlar bize. Şu süreçte bağımsız bir aday etrafında bir seferberlik ilanı kendini dayattı. Bugün Samandağ halkında mevcut partilere ciddi bir güvensizlik var biz bunu okuyoruz. O yüzden insanların bağımsız adaya karşı tutumları düne oranla çok daha farklı. Yaptığımız çalışmadan da bağımsız çıktığımız için de çok memnunuz. Bu topraklarda herkes değişimden bahsediyor ama gerçekten farklı bir yönetim anlayışı koyan ve bunu bağımsız adayla yapan ilk kez yapan bir ekibiz ve bundan çok memnunuz.

‘ÖNEMLİ OLAN İLKESEL YAKLAŞMAK’

Samandağ’da sol ittifak için bir dizi toplantı, deneme yapıldı ama bir sonuca varılamadı, kısmen bir ittifak olsa da ayrı adaylar çıktı. Siz de bu ittifak toplantıları süreçlerinde vardınız, neden anlaşılamadı?

Hatay genelinde durum her ilçede farklı işledi. İttifaklar yapılsın mutlaka birlikte hareket edilsin tartışmaları vardı. Açıkçası biz bunun mutlaka olması gerektiğini düşünmedik. Önemli olan ilkesel yaklaşmak ve bir yönetim anlayışı ortaya koymak ve bunun etrafında şekillenen bir ittifak olması gerektiğiydi. TİP üzerinden yoğunlaşılan bir süreç oldu bunun bile yanlış olduğunu düşünüyoruz. Ben de Kaldıraç Hareketi’nde örgütlüyüm biz en başından beri bağımsız aday üzerine yoğunlaştık. Yine de sol ittifak tartışmaları yürüttük, çalıştaylar örgütlendi. Nasıl bir belediyecilik konusunda daha benzer şeyler tarif ediyorduk. Ama nasıl bir yönetim, ne yapacağımıza yön verir, biz nasılı konuşurken yollarımız ayrıldı. Türkiye İşçi Partisi bir aday üzerinde ısrar ederek tüm ittifakı dağıtmış oldu. Adayın ilkeleri de uymuyordu ama TİP dayattığı için tüm ittifak dağıldı.

Samandağ’da da ilkeler önemli değil, yolumuza bakalım acele edelim aday çıkaralım denildi. Bir ittifak oldu ama biz de bu ittifaktan doğru bir yönetim anlayışı çıkmayacağını düşündük ve içinde yer almadık. Genel kanı ‘birleşseydiniz ne güzel olurdu, keşke siz TİP içinde yer alsaydınız biz size daha çok güvenirdik gibi cevaplar da alıyoruz ama son süreçler bu güvensizliği artırdı. Bize daha önce neden birleşmediniz diyen soru geliyordu son bir haftadır iyi ki birleşmediniz bunların da ne olduğu ortaya çıktı diye cevaplar alıyoruz.

‘SAMANDAĞ’DA MAHALLE MECLİSLERİ KURDUK’

Siz depremden beri Samandağ’da sahadasınız. Adaylığınız Samandağ’da nasıl karşılandı, ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?

14 aydır birçok mahallede çalışma yapıyoruz. Hem Samandağ Dayanışma Evi’nin koordinasyonu hem de Rihen Kadın Kooperatifimiz var. Bizimle çalışanlar ne yapmak istediğimizi, nasıl bir yönetim ve dünya anlayışımız olduğunu biliyor ve çok takdir ediyorlar. Bizi hiç tanımayanlara nasıl yöneteceğimizi, ne yapacağımızı söylediğimizde olumlu tepkilerle karşılaşıyoruz. Bu acıyı birlikte yaşadık, birlikte zorlandık ve yaşattık. Bunun Samandağlılar için bir anlamı var. Herkes bize çok güveniyor, bizim gibi çalışma örneği yok. Çünkü biz bugünden birlikte yönetmenin nüvelerini yaratmaya çalışıyoruz. Mahalle meclislerimizi kurduk, birçok mahallede temsilcileri belirledik. Bunu sadece seçim süreci olarak ele almıyoruz. Bir halkın kendini yönetmesi, yeniden var etmesi olarak ele alıyoruz. Samandağ’da insanlar hala çok zor durumda. Bu sürecin altından kalkabilmek için herkesin seferberliğini istedik. Mahalle meclisleri bu anlamda çok iyi oldu. Mahalle meclisleri çokça konuşuluyor. Bir mahallede kuruyoruz diğer mahallede çokça talep ediliyor.

Dayanışmanın yaşattığının insanlar farkında. Deprem sürecinde kimlerin yanında olduğunu, kimlerin karşısında olduğunu anladı. Biz Samandağ çoktan kazandık.

‘SU KUYULARI KANALİZASYONA ÇEVRİLDİ’

Samandağ depremde en çok yıkılan, yara alan yerler arasında. Samandağlılar ne istiyor, siz seçilirseniz nasıl bir çalışma izleyeceksiniz, ne tür projeleriniz var?

Samandağ depremden yara alan ilçelerden biri. Çokça yıkım var, çokça kayıp var. Birçok insan hala çadırda yaşıyor. Kayıp cenazeler var. Konteyner kentlerde elektrik çarpmasından dolayı ölenler var. Prefabrik evler yanıyor. 14 aydır insani yaşama dair herhangi bir durum gelişmedi burada. Samandağlılar en temel insani ihtiyaçları karşılansın istiyor. Yağmur yağmadığında çadırlarımızı, konteynerlerimizi su basmadığı, herkesin geçici konaklamanın sağlanmış olduğu bir alan olması gerekiyor. Samandağ’ın depremden önce de altyapı sorunları çoktu. Kanalizasyon, su şebekesi problemli. Temiz suya erişemiyor insanlar. Kanalizasyon sistemi olmadığı için tuvaletlerin bağlanacağı alan yok. İnsanlar çadırlarını koyuyor ama hala her şey ilk günkü gibi devam ediyor. Su kuyularını kanalizasyona çevirmiş insanlar, dedelerinden kalma suları içemiyorlar. Konteynerde 20 metrekarede 6 insan birlikte yaşıyor bu hiç insani değil. Yazı ayrı, kışı ayrı tartışma. Bu koşullarda yaşamak oldukça zor. Bizim en büyük projemiz birlikte yönetmek, mahalle meclislerinin kurulmasını devam ettirmek, her mahallenin kendi sorunlarını çözerek, bütçesini çıkardığı bir sistemi getirmek istiyoruz. Biz sıradan siyasetçiler gibi şöyle projem var diye çıkmadık. Bütçenin tüm olanakları halka açılacak en temel insani ihtiyaçlardan başlamak üzere kolları sıvayacağız.

‘AFETE 25 BİN, ÇİÇEĞE 25 MİLYON BÜTÇE AYRILMIŞ’

Belediyeye ayrılan ödenekle Samandağ’ın tüm sorunları çözülebilecek mi? Maddi kaynak oluşturmak için alternatif fikirleriniz var mı?

Belediyenin ödeneğinin sınırlı olduğunu farkındayım. Halkçı bir belediyecilik anlayışı da biraz buradan geçiyor. Samandağ Belediyesi’nin planını inceledik. Bir deprem bölgesindeyiz afet için ayrılan bütçe 25 bin, çiçek dikimi için ayrılan bütçe 25 milyon TL. En insani ihtiyaçlardan başlayarak tüm bütçeyi Samandağ halkıyla planlayacağız. Kardeş belediyecilik ya da fon alma yolda da şekillenebilir. Herkes depremi çok dert ediniyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, CHP adayı Bedir Abacı seçilirse burayı kardeş belediye ilan edeceğini söylüyor. Ben buradan Ekrem İmamoğlu’na soruyorum; Samandağ halkı için mi Bedir Abacı için mi bir şeyler yapacaksınız? Samimi olan herkesle iş yapacağız. Avrupa fonlu birçok kurumda yer aldım. UNICEF, Danimarka mülteci fonu projelerinde çalıştım. Kamuoyu ya da yerelle iş birliği yapmaya açığız. Bu sürecin de altından kalkacağımıza inanıyoruz.
Kendi üreten kendine yeten bir ilçe yaratmak istiyoruz o yüzden üretim kooperatifleri, tarım politikalarını desteklemeyi düşünüyoruz. Birçok adayın şu kadar fabrika açacağım, şunu yapacağım dediğini duyuyorum, hepsi yalan. Bir adayın 4 fabrika fikri var, insanları aldatmaya gerek yok. Deprem sürecinde buraya su, koli gönderenlerle dayanışmayı büyütmek, halkın içinde olduğu bir seferberlikle anca ayağa kalkarız. Yoksa bu kadar yıkımın olduğu bir yerde başka türlü toparlanma olmaz. Diğer türlüsüne Samandağ halkı da inanmıyor.

Seçilirseniz Samandağ’ın ilk kadın belediye başkanı olacaksınız. Daha önce aday olan kadın var mı? Kadınlar sizi görünce ne diyor, destekliyor mu?

Ben Samandağ’ın ilk kadın belediye başkan adayıyım. Daha önce aday adayları olmuş ama aday olan yok. Bunu öğrenince çok da şaşırdım çünkü daha sosyal demokrat olarak bilinen bir ilçe Samandağ. Buranın kadınları özgüveni olan emekçi kadınlardır. Kadınların beni görünce gözü parlıyor ve bir kadın adaya çok güveniyor. Kendi emeklerinden gelen bir güç olduğunu biliyorlar. O yüzden bana da güveniyorlar. Kadın dayanışmasını büyütmek için sizi destekleyeceğim diyen çok kadınla karşılaşıyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir